Nirvana Sosyal

Anasayfa Künye Danışmanlar Arşiv SonEklenenler Sosyal Bilimler Bilimsel Makaleler Sosyoloji Fikir Yazıları Psikoloji-Sosyal Psikoloji Antropoloji Tarih Ekonomi Eğitim Bilimleri Hukuk Siyaset Bilim Coğrafya İlahiyat-Teoloji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Felsefe-Mantık Ontoloji Epistemoloji Etik Estetik Dil Felsefesi Din Felsefesi Bilim Felsefesi Eğitim Felsefesi Yaşam Bilimleri Biyoloji Sağlık Bilimleri Fütüroloji Edebiyat Sinema Müzik Kitap Tanıtımı Haberler Duyurular İletişim
Durun(!)

Durun(!)

Fikir Yazıları 09 Ocak 2020 22:57 - Okunma sayısı: 1.572

Gökhan COŞKUN

Gökhan COŞKUN

“Batı”nın “Doğu”ya bakış tarzını büyük bir zihinsel güçle Şarkiyatçılık isimli kitabında sorgulayan Edward Said: Şarkiyatçılığa verilecek yanıtın Garbiyatçılık olmadığını ve Şark tanımının batı tarafından kurulmuş bir şey olduğunu ileri sürer. Şarkiyat bilgisinin bugün bir anlamı varsa eğer, o da Şarkiyatçılığın, herhangi bir bilgide, herhangi bir yerde, her an ortaya çıkması mümkün bir zaaf konusunda uyarıcı bir örnek oluşturduğunu iddia eder. Said, bu iddiasını tarihsel birçok bulgu ile de destekler. Örneğin Ünlü Fransa İmparatoru, 1. Napolyon olarak ta bilinen Napolyon Bonapart’ın Mısır işgali sırasında uyguladığı taktikler ve o dönemde dahi Fransa’da kurulmuş Şark Dil Okullarının (Ecole publique des langues oriantales) varlığı, batı’nın yüzyıllardır “Şark” olarak tanımladığı bölgeye ne kadar hakim olduğunun bir göstergesi.

 

Napolyon, Mısır işgali sırasında, her yerde islam adına savaştığını kanıtlamaya çalışıyordu; söylediği her söz Kuran Arapçasına çevriliyordu, bu arada Fransız ordusu da, Napolyon’un talimatıyla islam duyarlığını hep akılda tutmaya zorlanıyordu. Napolyon’un Şarkiyatçı çevirmenlerinin birçoğu Şark Dilleri Okulunun ilk ve tek Arapça hocası olan Sylvestre de Sacy’nin öğrencileriydi.

 

Napolyon, kendini Mısırlılara zorla benimsetmek için  gücünün yetersiz kaldığını görür gibi olduğunda, yerel imamlara, kadılara, müftülere, ulemaya, Kuran’ı Fransız Ordusu lehine tefsir ettirmeye çalıştı. Bu amaçla, ulemadan El-Ezher’de hocalık yapan altmış kişi Napolyon’un karargahına davet edilip Grande Armee nişanları verildi; Napolyon’un İslam ile Hz. Muhammet’e duyduğu hayranlıkla, çok iyi bilir gibi göründüğü Kuran’a duyduğu, açıkça da gösterdiği saygıyla kendilerini pohpohlamasına izin verdiler. Taktik işe yaradı; Kahire halkı kısa sürede işgalcilere duyduğu güvensizlikten kurtulmaya başladı.

 

Victor Hugo “Lui” adlı şiirinde Napolyon’un Şark seferinin incelikli görkemini(!) şu dizelerle dile getirmişti;     (Görselde Fransızca’sı yer almaktadır)

 

“Nil kıyısında bulurum yine onu. Mısır onun şafağının ateşiyle ışıldar; Onun imparatorluk yıldızı yükselir şarkta. Muzaffer, coşkun, saygınlık yüklü, Dehalar ülkesini şaşırtan bir dehadır o. Genç, akıllı emirin önünde eğilirlerdi kocamış şeyhler. İnsanlar benzersiz silahları karşısında dehşete düşerdi. Gözleri kamaşmış boylara, Garplı bir Muhammet gibi yüce görünmüştü”

 

 

Yüzyıllardır devam eder bu hikaye. Savaş tam tamları yanı başımızda gümbürderken, bir yanımızda kesif bir ortaçağ karanlığı. Diğer yanımızda saldırgan bir “haçlı seferi” mantığı.

 

İşgalden arındırılmış topraklar, kaybolmayan evlatlar, beslenmeyen diktatörler bombalanmayan sivil hedefler, açlıktan ölmeyen çocuklar, gezegenin her köşesinde okul, bilgisayar ve hastane gibi unsurlar için üretilecek kaynakları silaha yatırdığı için boğulan dünya. Bu dünyanın; Rumsfeld’leri, Bin Ladin’leri, Şaron’ları, Netanyahu’ları, Bush’ları ya da Trump’ları inanılmaz bir direnç gösterseler de, insani ve hümanist bir arzu olan aydınlanma ve özgürleşme arzusu kolay kolay ertelenemez.

 

İkiz kulelerde can veren masum Amerikalıların yaşam hakkını savunur gibi savunmalıyız, savaş uçaklarıyla bombalanan masum Iraklının yaşama hakkını da. Doludizgin bir felakete koşarken dünya, çareyi savaşta arayan insanoğluna, “Durun” diye haykırabilmeliyiz.

 

Yorumlar (1)

Kral - 10 Ocak 2020 09:18

Guzel yüreğinize kaleminize sağlık ??
SON EKLENENLER
ÇOK OKUNANLAR
DAHA ÇOK Fikir Yazıları
EŞİT VE ADİL EĞİTİM İÇİN AZ DAHA CESARET

Fikir Yazıları20 Şubat 2025 22:49

EŞİT VE ADİL EĞİTİM İÇİN AZ DAHA CESARET

Aşkın Matematiği

Fikir Yazıları15 Şubat 2025 18:09

Aşkın Matematiği

Ezberci Eğitimden Eleştirel Düşünceye: Türkiye'nin Eğitim Sistemini Yeniden Yapılandırma Zorunluluğu

Fikir Yazıları15 Şubat 2025 17:52

Ezberci Eğitimden Eleştirel Düşünceye: Türkiye'nin Eğitim Sistemini Yeniden Yapılandırma Zorunluluğu

ZEYTİN MORUYDU GECE

Fikir Yazıları13 Şubat 2025 08:01

ZEYTİN MORUYDU GECE

İnanç Deneyiminin Toplumsal ve Matematiksel Ölçülebilirliği

Fikir Yazıları09 Şubat 2025 23:12

İnanç Deneyiminin Toplumsal ve Matematiksel Ölçülebilirliği

Ebeveynlik: Sevgi, Sınırlar ve Bilinçli Yaklaşım

Fikir Yazıları07 Şubat 2025 08:01

Ebeveynlik: Sevgi, Sınırlar ve Bilinçli Yaklaşım

 Erkekler de ağlasa…

Fikir Yazıları06 Şubat 2025 01:59

Erkekler de ağlasa…

İyimserliğin Gölgesinde

Fikir Yazıları04 Şubat 2025 23:38

İyimserliğin Gölgesinde

Sosyal ve Kültürel Hayatta Ailenin Önemi

Fikir Yazıları03 Şubat 2025 23:50

Sosyal ve Kültürel Hayatta Ailenin Önemi

KIŞ OLMADAN BAHAR

Fikir Yazıları03 Şubat 2025 08:54

KIŞ OLMADAN BAHAR