Anasayfa Künye Danışman ve Editörler Son Dakika Arşiv FacebookTwitter
Nirvana Sosyal Bilimler Sitesi Güncel Eleştirel Sosyal Bilimler Platformu

İhmalin Sesi: Adolescence

Psk. Güneş Güman

Kategori: Psikoloji-Sosyal Psikoloji - Tarih: 14 Nisan 2025 10:49 - Okunma sayısı: 44

İhmalin Sesi: Adolescence

Netflix’te yer alan "Adolescence" adlı dört bölümlük mini dizi; ergenlik dönemi, ebeveyn-çocuk ilişkileri, ergenlikte yasadışı davranışlar, iletişim gibi birçok konuda olduğu kadar “ebeveyn ihmali” ile ilgili de çok fazla detay barındırıyor.

Dizi, bir cinayet şüphesi ile başlıyor. 13 yaşındaki Jamie Miller sınıf arkadaşını öldürmekle suçlanıyor. İzlerken Jamie’nin gerçekten suçlu olup olmadığına dair net bir karar verilmesinin çok zor olduğunu görüyoruz. Üstelik ilk bölümün sonunda, gerçeklerle ilgili tüm detaylar paylaşılmışken. Sanki dizinin yapımcıları, bazen kabullenmenin ne kadar zor olabildiğini izleyicilere göstermek istemiş.

Dizide, Jamie’nin ebeveynleri ile geçmişte nasıl bir ilişkisi olduğuna dair herhangi bir sahne yer almıyor. Göz altına alınma ve tutuklanma sürecinde anne ve babanın Jamie’ye zaman zaman destekleyici davrandıklarını, yanında olduklarını hissettirdiklerini, olanlardan ötürü korkmuş ve kaygılı olduklarını söylemek mümkün.

Son bölümde ebeveynlerin diğer çocuklarına, Jamie’nin kız kardeşi Lisa’ya olan tutumlarını izleme fırsatı oluyor ve “ihmalin” var olabileceğine dair önemli ip uçları yer alıyor. Lisa ve annesi arasında geçen konuşma bunun için bir örnek. Konuşma öncesinde ve sırasında Lisa’nın yaşadığı sıkıntı ve gerginlik beden dilinde, ses tonunda ve konuşmalarında görülebiliyor. Rahatsızlık hissi belki hem kardeşi ile ilgili hem öfkesi yoğun ve saldırgan davranışları olabilen babası ile hem de o sabah yaşadıkları can sıkıcı olaylar ile ilgili.

Konuşmada annesi, Lisa’ya biraz önce verdiği bir görev hakkında soru soruyor, Lisa’nın erkek arkadaşı hakkında bilgi almak istiyor. Duygular ise hiç konuşulamıyor. Lisa’nın yaşananlarla ilgili hiçbir görüşünü/sorusunu onaylamıyor: “Baban gayet iyi.”, “Hayır baban minibüsünü o kadar da sevmiyor.” “Hayır ben öfkeli değilim”. Bunları yaparken oldukça kibar ve güler yüzlü. Annesi, dışarıdan öyle gözükmese de kızının iç dünyasına sanki tamamen kapalı.

Duygusal İhtiyaçlar

Eğer bir çocuğun duygusal ihtiyaçları bakım veren kişiler tarafından yeterli şekilde karşılanmaz ise, o evde “duygusal ihmalkarlık” söz konusu olur. Bu durum, çocuğun iç dünyasında boşluk hissi, güvensizlik, öz değer ve özsaygı eksikliği, zayıf bir benlik algısı yaratır; duygularını düzenleyemeyen bir ergen ve ileride bir yetişkin olmasına yol açar. Özetle küçük ya da büyük birçok psikolojik rahatsızlığın ve iletişim probleminin kaynağı haline gelir.

Duygusal ihtiyaçların karşılanmamasına, çocukların duygularını yargılamak, duygularını küçümsemek, herhangi bir duygusu için onu suçlamak, abarttığını, rol yaptığını düşünmek/söylemeyi örnek gösterilebilir. Oysa her çocuk, her yetişkin gibi anlaşılma ihtiyacı içindedir. Anlaşılmak da yemek ve su içmek gibi temel bir ihtiyaçtır.

Çözümün Başlangıcı: Bir Köprü Kurmak

Yetişkinler çocuklarının ne istediklerini, neyi sevip ya da sevmediklerini, nelerden rahatsız olduklarını, nelerden korktuklarını duyduklarına, sözcüklerde, beden dillerinde, davranışlarında fark ettiklerinde bunlar, çok değerli anlardır: Ebeveyn ile çocuk arasında duygusal anlamda bir köprü inşa edebilme olanağı sağlar. “Kabul”, bu köprünün ilk ayağıdır diyebiliriz. Çocuğunun duygularını ebeveynin önce kendi içinde kabul etmesi, çocuğunun üzüntüsünü, öfkesini, hayal kırıklığını kabul etmesi -olumsuz duyguları kadar olumlu duygularını da- ve bu kabulünü göstermesi, duygusal bir yakınlık başlatır.

Israrcı olmayan, sakin bir merak ise paylaşıma olanak sağlar. Davranışına teşhis koymak (“bugün çok sessizsin, okulda canın sıkıldı”) yerine, onun kendini paylaşması için bir alan açmak ve bu güvenli alanı korumak, dinlemeye, yani duyguları kabule istekli olmak iletişime sihirli bir değnekle dokunmak gibidir.

Olumsuz da olsa olumlu da olsa duygular doğal, ama aynı zamanda geçidirler.

Fakat iki kişi arasında koşulsuz sevgi ve güven zemininde kurulan sağlam bir köprü, her zaman var olur.

Konuya daha yakından bakmak, okumak isteyenler için:

Boşluk Hissi- Çocuklukta İhmalin İzi, Dr. Jonice Webb, Dr. Christine Musello, Sola Unitas

Çocuklukta İhmalin İzi: Çözümler, Dr. Jonice Webb, Sola Unitas

Anne’nin Duygusal Yokluğu, Jasmin Lee Cori, Koridor Yayıncılık

Ayrıca, farkında olduklarınız, duygularınız ya da çocuğunuzla iletişim kurmada zorlandığınızı hissettiğinizde profesyonel bir destek alma seçeneğiniz olduğunu unutmayınız.

Yorumlar (0)
EN SON EKLENENLER
BU AY ÇOK OKUNANLAR
Diğer Psikoloji-Sosyal Psikoloji Yazıları