Nirvana Sosyal

Anasayfa Künye Danışmanlar Arşiv SonEklenenler Sosyal Bilimler Bilimsel Makaleler Sosyoloji Fikir Yazıları Psikoloji-Sosyal Psikoloji Antropoloji Tarih Ekonomi Eğitim Bilimleri Hukuk Siyaset Bilim Coğrafya İlahiyat-Teoloji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Felsefe-Mantık Ontoloji Epistemoloji Etik Estetik Dil Felsefesi Din Felsefesi Bilim Felsefesi Eğitim Felsefesi Yaşam Bilimleri Biyoloji Sağlık Bilimleri Fütüroloji Edebiyat Sinema Müzik Kitap Tanıtımı Haberler Duyurular İletişim
EĞİTİMİN GÜNCEL DURUMU

EĞİTİMİN GÜNCEL DURUMU

Fikir Yazıları 23 Kasım 2019 12:47 - Okunma sayısı: 1.142

Eğitimin güncel durumunu şu başlıklarda ele alabiliriz. a)Eğitimde Muhafazakârlaşma: Son birkaç yıl şeriatçı temeldeki eğitimin ivme kaybettiği gözlemlemekteyim. Buna dair veriler şunlardır: 1) Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İKDAM Eğitim Derneği v

EĞİTİMİN GÜNCEL DURUMU

 

Eğitimin güncel durumunu şu başlıklarda ele alabiliriz.

a)Eğitimde Muhafazakârlaşma: Son birkaç yıl şeriatçı temeldeki eğitimin ivme kaybettiği gözlemlemekteyim. Buna dair veriler şunlardır:

1) Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İKDAM Eğitim Derneği ve Uluslararası Öncü Eğitimciler Derneği tarafından 03-04 Mart 2018 tarihlerinde ortaklaşa düzenlenen “İmam Hatip Öğretmenleri Zirvesi ve Gençlik ve İnanç Çalıştayı”nda imam hatip öğrencilerinin deizme kaydığı tespit edildi. Öyle ki deizme yönelişin ateizmden daha önemli olduğu vurgulandı.

Helal, helal, mekruh gibi dini kavramlar temelindeki baskıcı eğitim ters tepmektedir.

2) Bazı illerdeki okulöncesi kurumlara ve ilkokullara “valilik oluru” ile gönderilen yazıda, “İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İl Müftülüğü arasındaki işbirliği ile okulöncesi ve ilkokullarda kayıtlı öğrencilere değerler eğitimi verilerek milli, manevi, kültür ve ahlaki gelişmelerinin sağlanması amaçlanıyor” ifadesinin geçtiği basına yansıdı. Yazıda, “bu protokol kapsamında görevlendirilecek olan eğitimciler ilkokul için en az önlisans mezunu veya pedagojik formasyona sahip, okulöncesi kurumlarında ise en az önlisans mezunu veya 4-6 yaş öğreticilik sertifikasına sahip kişiler arasından İl Müftülüğü tarafından görevlendirilecektir” ifadesi bulunuyor.[1]

“Değerler eğitimi” diye bir ders yok; sadece çeşitli dernek ve vakıflarla yapılan protokoller gereği bazı haftalarda okullarda seminer veriliyor. Kimi sendikacı “eğitim, MEB kararıyla müftülüklere bırakılmış oluyor” dese de sanki şimdiye kadar dinci vakıflar, dernekler eğitime el atmamış gibi yansıtılıyor. Sanki sorun olan Diyanet’in varlığı. Halkı, Diyanet ile korkutmak doğru değil. İki nedenle;

-Şimdiye pedagojik formasyon almamış, eğitimci niteliği taşımayan kişiler tarafından “değerler eğitimi” adı altında çalışmalar gerçekleştirildi. Diyanet ile yapılan protokolle olan ise, dernek ve vakıf adı altında örgütlenen tarikat ve cemaatlerin yerini Diyanet’in belirlediği personellerin almasıdır. Daha denetlenebilir olan devletin bir kurumun tarikat ve cemaatlerin yerini alması iyidir.

-Protokol şartları arasında “önlisans mezunu veya pedagojik formasyona sahip” şartı var. Eğitimi bireylerin vermesi iyidir.

Diyanet’le yapılan protokolle Eğitimde dinselleşme artmıyor. Çünkü din dersleri artırıldı. Dinselleşme olsa dini dersler artırılır, tarikat ve cemaatlerin önü kapatılmaz. Yapılan, FETÖ darbe girişimin gösterdiği üzere emperyalizmin aparatları olan tarikat ve cemaatlerin etkisini kırma ve bazı MEB yöneticilerinin proje geliştirdiğini göstererek göze girme, yükselebilme kaygısıdır. Diyanet’in 29 Ekim’de Atatürk’ün adını anmasına gösterilen tepki üzerine Atatürk’ü anması ve 10 Kasım’da da Atatürk’ü anması önemlidir.

Değerler eğitimini tarikat ve cemaat liderlerinin yerine Diyanet’in vermesi, eğitimde dinselleşmeyi azaltacaktır. Çünkü belirtmeye çalıştığımız gibi devletin emperyalizme karşı mücadelede milleti birleştirme mecburiyeti vardır ve bu din üzerinden dayatmalarla olmaz.

Burada esas olan; değerler eğitiminin verilmesine karşı çıkmaktır. Çünkü:

  1. a) Öğretmenler zaten vatan, Milet sevgisi, dayanışma, birlik, sevgi, saygı, örf adetlere bağlılık gibi değerleri öğretiyorlar. Ayrıca değerler eğitiminden bahsetmek öğretmene “sen bu işi beceremiyorsun” demektir. Bu, öğretmeni değersizleştirmektir.
  2. b) MEB’in onca sorunu varken parasını, kaynaklarını protokollerle cemaat, tarikat veya Diyanet’e aktarması yanlıştır.

4) Diyanet, tarikat ve cemaatlere dair rapor yayınlamıştır. Bu raporda tarikatların ekonomik kaynakları, halkı nasıl kandırdıkları ele alınmış; bir nevi tarikat ve cemaatları fişlemiştir. Bu sebeple de Diyanet, tarikat ve cemaatlarca hedef tahtasına konmuştur. Konuya dair Kaynak Yayınları’ndan çıkan “Diyanet’in Tarikat Raporu” kitabı okunabilir.

Tüm bunlar şunu göstermektedir. İktidar ve devlet kurumları, milletin istencine sessiz kalamamaktadır. Emperyalizme karşı mücadelede milleti birleştirmede Atatürk’ün önemi anlaşılmaktadır. Emperyalizme ve onun aparatları tarikat, cemaatlara karşı mücadele eksiklerine rağmen ilerledikçe dinselleşme, şeriat tehlikesi de azalmaktadır.

  1. b) Avrasyacı yönelim: Çin’le mesleki eğitim, yüksek öğrenim ve yapay zeka konusunda çalışmalar yaptıklarını açıklayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Dış ticaret konusunda da lisede Çince, Korece gibi dillerin yer alması için altyapı hazırlıyoruz” dedi.

Diğer liselere ek olarak MEB, Anadolu imam hatip liselerinin hazırlık sınıfına ilk kez Çince’yi de ekledi.

  1. c) Milli müfredat: Bu 10 Kasım’da öğretmenlerin Atatürk’ü tişört, rozet gibi simgelerle daha fazla vurguladığını gözlemledim. İktidarın Atatürk’ü daha fazla önemsemesi memurlarda da rahatlamayı sağladı. Elbetteki bireysel olarak Atatürk’ün de önemi her kesim gibi memurlar arasında da daha fazla anlaşılmaktadır. Bu bakımdan milli eğitim yönündeki çabalar da bundan sonra daha fazla dikkate alınacaktır. Milli eğitim yönündeki çaba yükseltilmelidir.

Tarikat ve cemaat vakıf ve dernekleriyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın protokolleri iptal edilmelidir. Ayrıca yeni müfredat ve ders kitapları pile cumhuriyet tarihimiz çarpıtılmakta, Atatürk ilkelerine ayrılan sayfalar azaltılmaktadır. İnsan onuru, kadının özgürlüğüne yönelik ifadeler vardır.

Öğretmenlerin sorunlarının çözümü ülkenin sorunlarının çözümünden bağımsız değildir. 24 Kasım vesilesiyle tüm öğretmen arkadaşlarımın Öğretmenler Günü’nü kutlarken yeni bir eğitim sistemi konusunda kafa yormaya davet ediyorum.

 

[1] Figen Atalay, “Çocuklara ‘değerler eğitimi’ dersini verecek öğretmenleri müftülükler belirleyecek”, 3.11.2019, erişim tarihi 13.11.2019, http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/egitim/1573297/cocuklara-degerler-egitimi-dersini-verecek-ogretmenleri-muftulukler.html

Yorumlar (0)

SON EKLENENLER
ÇOK OKUNANLAR
DAHA ÇOK Fikir Yazıları
Dil Sızıları 1

Fikir Yazıları15 Kasım 2024 14:59

Dil Sızıları 1

ÖĞRETMENİN ÖĞRETİCİLİĞİ; PROFESYONEL ÖĞRETİCİLİK

Fikir Yazıları12 Kasım 2024 20:27

ÖĞRETMENİN ÖĞRETİCİLİĞİ; PROFESYONEL ÖĞRETİCİLİK

İnsan Hakları Gündemi-3

Fikir Yazıları07 Kasım 2024 18:51

İnsan Hakları Gündemi-3

Devrimin Çoban Yıldızı: Mustafa Necati

Fikir Yazıları04 Kasım 2024 09:34

Devrimin Çoban Yıldızı: Mustafa Necati

Hamam Böceği ve Ben

Fikir Yazıları03 Kasım 2024 21:01

Hamam Böceği ve Ben

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNE GERİ DÖNMELİ MİYİZ?

Fikir Yazıları03 Kasım 2024 20:23

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNE GERİ DÖNMELİ MİYİZ?

Doğa En Mükemmel Öğretmendir-3

Fikir Yazıları01 Kasım 2024 21:43

Doğa En Mükemmel Öğretmendir-3

Devlet Aklı ve Eğitim

Fikir Yazıları31 Ekim 2024 01:18

Devlet Aklı ve Eğitim

Kendi Olmayı Başarmak Üzerine

Fikir Yazıları28 Ekim 2024 21:13

Kendi Olmayı Başarmak Üzerine

Elitler Halka Karşı: Kürt Sorununa Jakoben Çözüm

Fikir Yazıları25 Ekim 2024 20:41

Elitler Halka Karşı: Kürt Sorununa Jakoben Çözüm