Bu ay en keyifli konulardan birisini konuşmak istedim. Oyun.
Oldukça eğlenceli bir kelime. Kimisine göre amaç kimisine göre ise araç.
Peki oyun çocuk hayatında ne zaman başlar?
Çocuklar doğumlarından itibaren çeşitli formlarda, çeşitli nesnelerle oyun kurar, gerçek hayatla ‘oyun’ aracılığıyla iletişim kurarlar. Biz yetişkinler oyunu eğlenmek için oynasak da çocuklar için oyun iş gibidir. Ve işin güzel tarafı çoğu yetişkinin aksine onlar işini severek yapar. Oyun çocuklar için iletişim kurma,denemeler yapma ve öğrenme yoludur.
Yapılan araştırmalarda, oyun oynamanın sinir hücrelerinin ve sinaps bağlantılarının gelişmesine katkıda bulunduğu görülmüştür. Ayni zamanda, oyun oynama deneyimi, beyindeki üzüntü, kaygı, öfke gibi olumsuz hisleri ortadan kaldırmaktadır.
Çocuklar, oyun yoluyla düşünceler, duygular ve ilişkilerde beceri ve kontrol kazanmayı öğrenirler.
Oyun çocuklara ne kazandırır?
• Yaratıcı düşünmeyi
• Sorumluluk almayı
• İşbirliği kurmayı ve paylaşmayı
• Kendini tanımayı
• Dikkatini bir noktada yoğunlaştırmayı ve organize olma yetisini
• Sosyal roller edinmeyi ve duygularını dışa vurmayı
• Problem çözme yetisini
• Kendini ifade etmeyi ve sözlü ifadeleri anlamayı
• Toplu yasam için gerekli kuralları öğrenir.
Çocuk, oyun suresince seçtiği rollerle secim yapmayı öğrenir ve seçimlerin sorumluluğunu kabul eder. Bu, çocuğun sorumluluk bilincini ve hayat üzerindeki kontrolünü artırır. Ayni zamanda çocuk oyun aracılığıyla deneme-yanılma yoluyla öğrenir.
Çocuk, oyun sayesinde sosyalleşir. Çocuğun diğer çocuklarla oyun aracılığıyla kurduğu iletişim, ileri yaslarda kendi başına karar verme alışkanlığı kazandırır, işbirliği yapma ve yardımlaşma duygularını geliştirir. Oyunun sağladığı özgür ortam, çocuğun duygu ve düşüncelerini, isteklerini rahatlıkla gerçekleştirebileceği bir dünyadır. Bu dünya, çocuğun gerçek hayata ilk adımlarıdır.
Oyun çocuğu hayata hazırlar
Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Fakültesi’nin yapmış olduğu araştırmalar sonucunda oyunun birçok özelliğiyle, çocukların gelişimlerine katkıda bulunduğu belirlenmiştir.
1.Oyun kurallı bir eylemdir ve bu kurallara uygun olarak oynanmak zorundadır. Oyun sırasında çocuklar, kurallar koyarlar ve duygularını oyun içerisinde kurallara uygun olarak açıklar, başkalarının haklarına saygı gösterirler. Bu da çocukları sosyal kurallara uymaları konusunda hayata hazırlar. Ayni zamanda kurallara uyulmadığı takdirde neler olabileceğini yasayarak öğrenirler.
2.Oyunlar oynanıp bitirildikten sonra ayni şekilde yeniden oynanır. Çocuklar ayni oyunu sıkılmadan defalarca oynayabilirler. Bu sayede çocuklar, hayatlarında birçok şeye ayni hevesle başlayabilmeyi öğrenirler (Örneğin; yeni bir is gününe).
3.Çocuklar oyunla ‘mekan’ tercih etmeyi öğrenir. Çocuklar oyunun yapısına göre tercih yaparken, tercihleri konusunda bilgiler edinmeyi, şartları değerlendirmeyi ve yaratıcı fikirler üretmeyi öğrenirler.
4.Oyunda rekabet vardır. Oyunlarda çocuk başarılı olmak için çaba harcar. Başarılı olan sevinci, kaybeden ise üzüntüyü deneyimler. Kaybeden çocuk, bir sonraki sefere kazanmak için kendini motive eder ve bu amaç doğrultusunda caba harcar. Bu rekabet ortamı, onları hayattaki mücadeleleri için hazırlamaktadır.
5.Her oyunda bir ritim ve uyum söz konusudur. Oyun başlar, ve gittikçe hız kazanır. Bu iniş ve çıkışlar oyuna bir ritim katar. Bu ritim sayesinde çocuk, hızlı düşünmeyi, düşüncelerini hareketlerine yansıtmayı öğrenir. Bu, da beden ile zihin arasında bir uyum oluşturur.
Bu sebeple oyun çocuk hayatında olmazsa olmaz bir gelişim aracıdır. Çocuklarımızı oyundan ve doğadan uzaklaştırmayalım.