Aygül BALKIN

İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılı tanımlamanız istenseydi nasıl tanımlardınız?

İleri teknolojilerin kullanıldığı, ulaşımın, iletişimin son derece hızlı olduğu,  akıllı telefonlar, akıllı kentler, akıllı cihazlarla hayatımızın kolaylaştığı, sosyal medya uygulamalarıyla kendimizi çok daha kolay ifade edebildiğimiz bir yüzyıl mı?

Yoksa her zaman hızlı kararlar almak zorunda kaldığımız, heveslerimizi, isteklerimizi eşyalarımızla beraber çok çabuk tükettiğimiz, hep koşturduğumuz ama bir türlü yetişemediğimiz, sohbeti, selamlaşmayı, arkadaşlığı, oyun oynamayı telefon uygulamalarıyla yaptığımız, teknoloji ile yatıp teknoloji ile kalktığımız, aklımızı akıllı telefonlara emanet ettiğimiz bir yüzyıl mı?

Her bir ifade size yanlış ya da doğru gelebilir ya da bu ifadelere daha fazla görüş de ekleyebilirsiniz ama ilk tanımla beraber ikinci tanımı da yapıyorsak bir yerler de eksik ya da yanlış yaptığımız, tamamlanmayı bekleyen bir şeyler var demektir?

Peki, 21. yüzyıl getirmiş olduğu teknoloji ve iletişim olanaklarıyla hayatımızı kolaylaştırırken, bu yeni sosyal, kültürel, ekonomi ve teknoloji ortamına ayak uydurabilmemiz, gerek iş gerekse özel hayatlarımızı sürdürebilmemiz için bizden hangi becerilere sahip olmamızı ister?

Bu sorunun cevabı uluslararası hazırlanan birçok araştırma ve incelemelerde yer almakla beraber Harvard Üniversitesinden Dr. Tony Wagner yaptığı bir araştırmada 21. yüzyılda başarılı olabilmek için yedi temel beceriye sahip olunması gerektiğini belirtmektedir.

Wagner 21. Yüzyılda öğrencilerin ihtiyaç duydukları becerilerin niteliklerini şu boyutlarda ele almıştır:  Eleştirel düşünme ve problem çözme becerileri, işbirliği kurma becerileri, zihinsel çeviklik ve esneklik becerileri, inisiyatif alma ve girişimcilik, sözlü ve yazılı iletişim, bilgiye ulaşma ve işleme becerileri, meraklanma ve hayal kurma becerileri (Wagner, 2008, akt. Cansoy)

Eleştirel düşünme ve problem çözme;  bilgilerin doğruluklarının sınanması ve sorgulanması, bu bilgilerin problem çözümünde kullanılması olarak ifade edilmektedir.

    21.yüzyıl bize bilgiye ulaşma konusunda muhteşem bir hız getirmiştir. Yeni medya araçları sayesinde her türlü bilgiye ulaşabildiğimiz gibi, bu bilgileri anında paylaşma hızına da sahibiz. Bize düşen beceri eleştirel düşünme ve problem çözme yeteneğimizi geliştirmek, kendimizi sürekli sorgulayarak doğru olan bilgiye ulaşmak, gerektiğinde bu bilgiyi paylaşma ve problem çözme becerisini göstermek olmalıdır.    

İşbirliği kurma ve liderlik etme; Değişen iş ortamlarında birlikte çalışılması ve iş verimliliğini artırmada öncülük edebilmek.

Yapılan araştırmalar grup çalışmalarının bireysel çalışmalardan çok daha verimli olduğu göstermektedir. Bireysel yeteneklerimizi grup çalışmaları ile birleştirerek hem daha üretici olabilir hem de zamanımızı daha verimli kullanabiliriz. Bu gruplara öncülük edebilecek, işbirliği sağlayıp daha üretken ortamlar yaratabilecek önderlik becerisine sahip olmak, 21.yüzyılın sahip olunması gereken en önemli becerilerden bir tanesi olarak görülmektedir.

Zihinsel çeviklik ve esneklik; Yeni problemleri çözmek için yeni araçlar kullanmayı, çalışanın uyumu ve yeni bilgi öğrenmeye yönelik beceriyi ifade eder.

21.yüzyıl teknolojinin çok hızlı yenilendiği bir yüzyıl ve bu yüzyıl insanının eski bilgiyle kalmaması sürekli yeni bilgi ve öğrenmeye açık, yeniliklere çabuk uyum sağlayan, hızlı çözümler getiren, çalışanlarla uyum içerisinde olabilme becerisine mutlaka sahip olması gerekir.

İnisiyatif alma ve girişimcilik; bireylerin hayatlarında ve yaptıkları işlerde inisiyatif almalarını ve yeni bazı deneyimler yaşamalarını, gerektiğinde risk alabilmeyi ifade eder.

Girişimci kişiler, yaptıkları işlerde bilgi, beceri ve yeteneklerinin farkındadır ve problemin üstesinden gelebilmek için çözümlerinde rahatlıkla alınması gerekli kararı öncelikle ve kendiliğinden alabilmek konusundaki yeterliliğe sahiptir.

Etkili sözlü ve yazılı iletişim; bireylerin kendilerini açık ve net biçimde, gerekli konuşma ve yazma kurallarına uygun olarak anlatabilmelerini ifade eder.

21.yüzyıl insanının öncelikle anadilinin hem konuşma hem de yazı diline iyi bir şekilde hâkim olması gerekirken aynı zamanda kendini çok iyi ifade edebilen sunum becerilerine sahip olması beklenir. Bu beceri ikinci, hatta üçüncü bir dille kendini ifade edebilme yeteneğini de içerir.

Bilgiye ulaşma ve işleme becerisi; elde edilen ve öğrenilen bilgileri hayal gücünü de kullanarak yaratıcı biçimde yeniden kullanabilmeyi ifade eder.

Bilgiye rahatlıkla ulaşabildiğimiz bu yüzyılda bilgiye ulaşmak değil, o bilgiyi nasıl kullandığımız ve yorumladığımız, hayal gücümüzle nasıl zenginleştirdiğimizin önemli hale gelmiştir.

Meraklanma ve hayal kurma becerisi;  Zekâdan daha fazlasını, hayal etmeyi, empatiyi ve üretkenliği vurgular.

Çocukların hayal güçleri çok gelişmiştir. Onların küçücük meraklarını hayallere dönüştürmeleri engellenmeyip desteklenmeli ki bu özelliklerini büyüdüklerinde kaybetmesinler. Eğer sizde hayal gücünüzü kaybettiyseniz, içinizdeki meraklı çocuğu uyandırın ki 21.yüzyılın hayal kurabilen ve hayallerini gerçekleştirebilen yetenekli bireyleri arasındaki yerinizi alabilesiniz.

Kaynakça;

Cansoy, R. “Uluslararası Çerçevelere Göre 21.Yüzyıl Becerileri ve Eğitim Sisteminde Kazandırılması” “İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi” “Journal of the Human and Social Sciences Researches” [itobiad] 2018, 7 (4): 3112/3134