Prof. Dr. Ali Ünal
Kategori: Fikir Yazıları - Tarih: 26 Kasım 2024 01:31 - Okunma sayısı: 38
Türkiye’de Ücretsiz Öğle Yemeği Politikaları: Eşitlik Sorunu
Türkiye’de taşımalı eğitim modeli, kırsal bölgelerdeki öğrencilerin eğitime erişimini kolaylaştırmak için önemli bir çözüm olarak uygulanmaktadır. Taşımalı sistem kapsamındaki öğrencilere ücretsiz öğle yemeği sağlanması, bu öğrencilerin hem akademik hem de fiziksel gelişimleri için olumlu bir adımdır. Ancak bu uygulamanın yalnızca taşımalı öğrencilerle sınırlı tutulması, eğitimde eşitlik ilkesiyle çelişmektedir. Daha geniş çapta ele alındığında, Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) eğitim politikalarında tutarlılık ve sürdürülebilirlik eksiklikleri dikkat çekmektedir. Anılan eksiklikler, çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimi, eğitimde eşitlik ve toplumsal adalet sorunudur. Bu yazıda okullardaki öğle yemeği programlarının eşitlik ve sürdürülebilirlik açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Okul Yemek Programlarının Çocuklar ve Toplum Üzerindeki Yararları
Okul yemek programları hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde çocukların sağlığını ve eğitim sonuçlarını destekleyen etkili bir sosyal politika aracıdır. Tarihsel olarak bu programlar, toplumların ekonomik ve sosyal önceliklerine göre üç ana aşamadan geçmiştir: İlk aşamada temel gıda ihtiyaçlarının karşılanması ön plandayken, ikinci aşamada beslenme kalitesine odaklanılmış; günümüzde ise sağlık ve sürdürülebilirlik gibi daha kapsamlı hedefler öne çıkmıştır (Oostindjer vd., 2017).
Bu programlar yalnızca çocukların fiziksel ve bilişsel gelişimini değil, aynı zamanda toplumsal refahı ve dayanıklılığı da desteklemektedir (Kelly vd., 2023):
OECD’ye göre (2023), "Okul yemeği programları, yalnızca çocukların beslenmesini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda sağlık okuryazarlığını artırır, çevresel farkındalık yaratır ve yerel gıda ekonomilerini destekler." OECD’nin bu değerlendirmesi, Türkiye’de mevcut yemek programlarının sadece bireysel faydalar değil, daha geniş toplumsal ve çevresel etkiler göz önünde bulundurularak yeniden tasarlanması gerektiğini vurgulamaktadır.
Türkiye’de Beslenme ve Eğitimde Eşitsizlik
Türkiye’de çocuklar arasında görülen beslenme yetersizlikleri, eğitimde fırsat eşitliği önündeki önemli engellerden biridir. Bu yetersizlikler, yalnızca fiziksel büyümeyi değil, bağışıklık sistemini de zayıflatarak hastalıklara karşı savunmasızlığa yol açmaktadır. Vitamin ve mineral eksiklikleri, özellikle yoksul ailelerden gelen çocuklarda öğrenme kapasitelerini ve bilişsel işlevlerini olumsuz etkileyerek okul başarılarını düşürmektedir. Düşük gelirli ailelerin çocuklarının bu tür yetersizlikler nedeniyle akranlarına kıyasla daha kötü performans göstermesi, yetersiz beslenmenin doğrudan ve dolaylı etkilerinin ne kadar ciddi olduğunu göstermektedir. Bu durum, ücretsiz yemek politikalarının sürdürülebilir ve kapsamlı bir şekilde uygulanmasının hayati önem taşıdığını ortaya koymaktadır.
Taşımalı Eğitim Kapsamı ve Öğle Yemeği Politikaları
Taşımalı eğitim sistemi, öğrenci nüfusunun yetersizliği veya coğrafi erişim zorlukları nedeniyle kapatılan okulların bulunduğu bölgelerdeki öğrencilerin, daha donanımlı merkezi okullara taşınmasını amaçlamaktadır. Bu sistemle birlikte, taşımalı öğrenciler için ücretsiz öğle yemeği hizmeti sunulmakta, taşıma kapsamında olmayan öğrencilere öğle yemeği verilmemektedir (MEB, 2024).
Bununla birlikte, taşıma merkezi okullardaki taşıma kapsamında yer almayan öğrenciler arasında, ekonomik nedenlerle yeterli ve sağlıklı yemeğe ulaşamayan önemli bir kesim bulunmaktadır. Taşımalı eğitim merkezlerinde görev yapan yönetici ve öğretmenler, taşımalı olarak okullarına gelen ve içlerinde ekonomik açıdan iyi durumda olan ailelerin çocukları yemek yiyebilirken, taşımalı kapsamında olmadığı için yemek yiyemeyen, kantinden kuru gıdalarla beslenmek zorunda kalan ya da aç duran öğrencilerin Yönetmelik gereği yemek yiyememesini “adaletsiz” bir uygulama olarak görmektedirler.
2023 yılında, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde MEB’in şubat ayında başlattığı okul öncesi öğrenciler için ücretsiz yemek uygulaması, veliler ve kamuoyu tarafından büyük bir memnuniyetle karşılanmıştı. Bu uygulama, akademik çevrelerde de memnuniyetle karşılanmıştır ve genişletilmesi beklenmiştir. Hatta beklenti, seçim öncesi okul öncesi eğitim kurumları için başlayan bu uygulamanın diğer eğitim kademelerine de yaygınlaşmasıydı.
Uygulamanın yaygınlaştırılması beklentisinin aksine okul öncesi öğrenciler için ücretsiz yemek uygulaması, seçimde iktidar değişmemesine rağmen seçimlerin ardından iptal edilmiştir. Anılan geriye dönüş, seçim sürecinde verilen sözlerin samimiyetini sorgulatmış ve çocukların beslenme hakkı gibi temel bir ihtiyacın siyasi bir araç olarak kullanıldığı algısını güçlendirmiştir. Okullarda bir öğün ücretsiz yemek sağlanması, yalnızca seçim öncesinde uygulanan geçici bir politika olmamalıdır. Hele hele de son dönemlerde artan enflasyon ve bozulan gelir dağılımı ile birlikte yoksulluğun da arttığı bir dönemde hiç olmamalıdır.
Bu bağlamda, yalnızca taşımalı öğrenciler için değil, tüm öğrenciler için bir öğün ücretsiz yemek sağlanması hem sosyal eşitsizliklerin azaltılması hem de eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi açısından kritik bir adımdır. Ekonomik kriz koşullarında, özellikle yoksul ailelerin çocukları için okullarda ücretsiz öğle yemeği uygulaması, yoksul çocukların sağlık sorunları yaşamaması ve okulda başarısız olmamaları için acil ihtiyaçtır.
Türkiye’nin Mevcut Durumunun Değerlendirilmesi
Türkiye’nin yemek programları, yukarıda açıklanan 1. aşamanın temel ihtiyaçları karşılamaya odaklanan modeline bile yaklaşamamış görünmektedir. Ancak, küresel eğilimler ve çocukların gelişimsel ihtiyaçları göz önünde bulundurulduğunda, daha kaliteli ve sürdürülebilir bir sisteme doğru evrilmesi gerektiği açıktır. Eğitimde eşitlik ve sağlıklı beslenme hakkının tüm öğrencilere ulaştırılması için şu adımların atılması gereklidir:
Sonuç
Türkiye'deki okul yemek programlarının mevcut hali, eğitimde eşitlik ilkesiyle çelişmektedir. Taşımalı öğrencilere sunulan bu imkânın tüm öğrencilere verilmesi hem çocukların sağlıklı gelişimi hem de eğitim sisteminin güçlenmesi için önemlidir. Ücretsiz ve dengeli beslenme, öğrencilerin öğrenme süreçlerini desteklerken, aynı zamanda toplumsal adaleti güçlendirir. Bu nedenle, Millî Eğitim Bakanlığı'nın okul yemek programlarını kapsayıcı, sürdürülebilir ve tüm öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yeniden yapılandırması gerekmektedir. Bu politika, yalnızca bugünün değil, geleceğin sağlıklı ve eşitlikçi toplumunu inşa etme adına bir dönüm noktası olabilir.
Kaynaklar
Kelly, A., Garton., Pippa, McKelvie-Sebileau., Rachael, Glassey., David, C., Rees., Boyd, Swinburn. (2023). Not Just a Free Lunch a logic model and evidence review for the Ka Ora, Ka Ako | Healthy School Lunch programme. Policy quarterly, doi: 10.26686/pq.v19i2.8243
Millî Eğitim Bakanlığı Taşıma Yoluyla Eğitime Erişim Yönetmeliği (MEB). (2014). Erişim: https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=20040&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5
OECD. (2023). Food for thought: School meals for sustainable societies, No. 5, OECD Publishing, Paris, https://doi.org/10.1787/629a2730-en.
Oostindjer, M., Aschemann-Witzel, J., Wang, Q., Skuland, S. E., Egelandsdal, B., Amdam, G. V., Schjøll, A., Pachucki, M. C., Rozin, P., Stein, J., Almli, V. L., & van Kleef, E. (2017). Are school meals a viable and sustainable tool to improve the healthiness and sustainability of children’s diet and food consumption? A cross-national comparative perspective. Critical Reviews in Food Science and Nutrition. https://doi.org/10.1080/10408398.2016.1197180
01 Kasım 2024 14:01
07 Kasım 2024 20:34
01 Kasım 2024 14:27
12 Kasım 2024 20:27
03 Kasım 2024 21:01
05 Kasım 2024 20:23
21 Kasım 2024 19:01
18 Kasım 2024 20:06
20 Kasım 2024 20:01
09 Kasım 2024 12:57