YENİ OKUL, YENİ NORMLAR, YENİ ALANLAR

Fikir Yazıları - Uğur Özeren

YENİ OKUL, YENİ NORMLAR, YENİ ALANLAR

‘’İnsanlar binalar inşa eder, binalarda insanları’’
‘’Winston Currchill’’
Teknolojinin gelişmesi, yeni inşaat teknikleri ve yeni malzeme kullanımı iş merkezlerinin ve yaşam alanlarının daha farklı konsept düşünülerek inşa edilme dönemlerini başlatıyor. İçerisinde teknoloji, renkler, doğal ışık kullanımı, farklı amaçların ortak kullanılabildiği yeni yaşam alanlarını beraberinde getiriyor.
Peki; geleceğimiz için önemli öğretim merkezleri olan okullarımız bu gelişimden ne kadar faydalanıyor? Sınıf ve atölye düzenlemelerimiz bu gelişimden ne kadar etkileniyor? Okullarımızda, öğrencilerin akademik, sosyal gelişim ve ilerlemeleri için alacakları rolleri yansıtacakları uygun eğitim ve öğretim alanları yeterince var mı?
Öğretim, oyun ve yaşam alanları Z ve Alfa kuşağı çocuklarının yaşam ihtiyaçlarına uygun olarak renklendirilip, doğru şekilde ışık alması sağlanmış mı?& quot;

Okullar planlanırken, X ve Y kuşağı öğretmenlerin ihtiyaç ve istekleri göz önüne alınarak planlama yapılmış mı? Yoksa düz binalar olarak tasarlanıp, içinde bulunan öğretmen ve öğrencilerin uyum sağlama çabası göstermesi için mi tasarlanmış?
Okullarımız, özellikle içerisinde bulunduğumuz pandemi dönemini düşündüğümüzde akademik ve sosyal etkileşim için kullanım ihtiyaçlarımıza çözüm verebiliyor mu?
Öğrenci başına düşen 1,5 metrekarelik alanlar düşünülerek planlanan 36 metrekarelik alanlar yeterli bir öğrenme ortamı sağlıyor mu?
Dinlenme, öğrenme, eğlenme, oyun ve spor etkinlik alanları ile okullarımız, öğrencilerimize severek geldikleri, keyif alarak etkileştikleri alanlar olarak mı görülmektedir?
Doğal ışık kullanımı ve renkler doğru seçilerek okullarımız, yaş gruplarının ilgi ve tercihlerine uygun mu ?
Öğrencilerin öğrenme etkinliklerinin sonuçları olan seçkilerin yansıtıldığı uygun alanlarımız ne kadar?
Okul bahçelerinde peyzaj ve yeşil& quot;alanlar ile öğrencilerin gün boyu içerisinde bulunmaktan keyif aldığı şekilde mi düzenlenmiş yoksa sadece kontenjan kaygısı mı taşıyor?

Bölünebilen ve birleşebilen ikiz sınıflar okullarımızda mevcut mu?
Anfi sınıflarımız var mı? Anfi sınıfları hangi derslerde ne kadar verimli kullanabiliriz? Anfi sınıflarda sosyal etkileşim işbirliğine dönüşebilir mi?
‘’Eğitim anlatma ve anlatılmadan ibaret değildir, aktif ve yapıcı bir süreçtir. ‘’
‘’John Dewey’’
“Dijital Çağ” ve “Dijital Kuşak” olarak adlandıracağımız ve birbirinden çok farklı bu kuşaklar farklı tavır ve davranışlarının yanında en büyük farkın “öğrenme şekillerinde” ve ‘’öğrenme ortamlarında’’ olduğunu gözlemliyoruz. Koronavirüs sebebiyle olağanüstü zamanlardan geçerken, 21. Yüzyıl becerileri, teknoloji çağı, yapay zeka, endüstri 4.0 gibi konuları öğrenme ortamları ile birleştirmenin işimizi kolaylaştıracağını düşünüyorum.
Çocuklar, çevreleri ile iletişim kurarken ‘’psikolojik ve fizyolojik’’ varlıklar olarak duyularını kullanırlar. Işık, görsel çevre ve renkler öğrenme sürecindeki duyularımıza yardımcı olan önemli paydaşlardır.
İş ve alışveriş merkezlerinde, dekorasyon ile ortamın pozitif etkisi artırılarak hizmet alanların ve çalışanların, rahat ve kendini motive hissetmesini sağlamak üzere planlanır.& quot;Bu hususları düşününce eğitim alanlarını tasarlamanın daha da önem ve dikkat kazandığını düşünüyorum. Öğrenciler, çevresel faktörler doğru planlandığında, tam potansiyellerini ortaya çıkarabilir, başarı ve üretkenliğini geliştirebilir, olumlu davranışlarını artırabilirler.& quot;

Okullarımızın;
1. Anfi sınıflara, iyi düzenlenmiş birden fazla oyun sahalarına,
2. Oval sınıflara, modern z kütüphanelere, koridor ve sınıf panolarının modern bir sunum anlayışına dönüşmesine,
3. Renklerin yaş grubundaki öğrenciler için uygun olmasına, doğal ışık kullanımının iyi planlanmasına,
4. Mevsim ve bölge şartlarına uygun okul mimarisine, 4
5. Öğrenci başı 2,5 metre karelik sınıflara, 3 metrekarelik oyun bahçelerine, okul bahçesinde 10 öğrenci başına 1 tane ağaca,
6. Hareketli sıra ve masa düzenlerine,
7. Okul binalarının mimari yarışmalar açılarak bölge ve kültürel özelliklerimize uygun olarak yatay mimaride planlanmasına
8. Okul koridorların bir yaşam ve üretim hattı olmasına,& quot;

9. Okul lavabo ve tuvaletlerin uygun havalandırma ve malzeme ile kullanışlı olmasına,
10. İnternet hattının tüm öğretmenlere ve öğrencilere güçlü bir upload sunmasına,
11. Açık kütüphanelerin ve dijital kütüphanelerin okul içerisinde birden fazla erişime uygun bulunmasına,
12. Yemekhane ve kantinlerin bir hizmet alanı olmasına,
13. Okullarımızın tüm alanları ile öğrencilerin etkileşim içerisinde bulunduğu sosyal alanlara sahip olmasına,

Kısacası; öğretilenlerin düşünüldüğü, uygulandığı ve yaşandığı öğrenme bölümlerine ihtiyacımız vardır.

Okullarımız, öğrenme merkezleri olarak düşünülüp dönüşümleri buna uygun olarak yapıldığı zaman güven hisleri gelişen öğrencilerimizde, yaratıcı düşüncelerinin uyarıldığı, hayal güçlerinin harekete geçtiği, zihinsel berraklıklarının artarak öğrenmenin keyif ve neşeli hale geldiğini gözlemleyebiliriz.
Winston Currchill’in dediği gibi ‘’İnsanlar binalar inşa eder, binalarda insanları’’
Öğrencilerimizin geleceğe hazırlanacağı okulların, yarının okulları olması dileğiyle, sağlıklı ve güzel günler diliyorum.

Uğur Özeren

& quot;17.11.2020

& quot; Gaziantep