EĞİTİMDE İLETİŞİMİN GÜCÜ
İnsanız! Fıtratımızda var hepsi. Yaşadığımız sürece duygu ve düşüncelerimizi çevremize aktarmak için çabalarız. Sözlü, sözsüz veya yazılı iletişim yollarını kullanırız.
Ne güzel söylemiş Mevlana, “Aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşır.” diye. Aynı dili konuşmak önemli, ama asıl önemlisi aynı duyguları paylaşabilmekte. Okullarda “biz” dilini kullanmayı başaranlar, gerçek başarıyı yakalıyorlar.
Tam 10 yıl önceydi. Rize-Çayeli Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü. “İletişim Becerileri” konulu seminer ve ülkemin dört bir yanından katılımcılar, ilk ders ve ilk sözler…
“Kardeşim sen düşünceden ibaretsin, geriye kalan et ve kemik. Gül düşünür gülistan olursun, diken düşünür, dikenlik(Mevlana).” Ardından gelen açıklamalar. İletişim için öncelikle, düşüncenin olumlu olması gerektiğini anlatıyordu, hocamız. Olumsuz düşüncelere sahip olan zihniyetlerin başarılı olmayacağını, gülistan olabilmek için gül düşünmek gerektiğini söylüyordu.
Peki, neden eğitimde iletişim bu kadar önemli?
Hızla küreselleşen dünyamızda kişisel özellikler, her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. Okumanın, yazmanın, bilgi edinmenin yanında bireysel yetenekler öne çıkmaktadır. Dünyanın baş döndürücü bir iletişim çağını yaşadığı günümüzde, bireysel iletişimler, modern dünyanın üzerinde durduğu konuların başında gelmektedir. Kişisel gelişim eğitimin kalitesinin artmasına katkı sağlayacağı kesindir(Yaman,2007-1). İletişim, en geniş şekliyle “bir arada yaşayabilme sanatıdır” dır. İletişimde en çok kullandığımız araç sözlerdir. İletişimde en çok kullandığımız basamak “konuşmadır”. İnsanlar konuşarak iletişim kurmak isterler(Yaman,2007-2).
İletişim olmadan kurum ve yapısı sağlıklı olamaz, iletişim olmadan bir ortak amacın oluşturulması, bu ortak amaç doğrultusunda bireysel çabaların eş güdümlenmesi olanaksızdır(Karlı, 2007). Aslında iletişim bir araçtır. Paylaşma aracıdır.
Görevi, eğitim vermek olan okullar eğitimin amaçlarına ulaşmasından ve işlevini gerçekleştirmesinden sorumludur. Eğitim yararlı olmalıdır, çünkü eğitme süreci bir amaca götüren araçtır, kendi içinde bir amaç değildir. Eğitim, genel anlamıyla insanları belirli amaçlara göre yetiştirme sürecidir. Bu süreçten geçen insanın kişiliğinde değişiklikler meydana gelir. Bu değişiklikler eğitim sürecinde kazanılan bilgi, beceri, tutum ve değerler yoluyla gerçekleşir. Okullar bir örgüt olduğundan, iletişim, eğitim örgütlerinde de kritik önem taşımaktadır. Bunun nedeni, eğitim örgütlerinin girdisinin ve çıktısının insan olmasıdır. Okul içi iletişimin önemini ikiye katlayan neden, öğretimin de iletişime dayanmasıdır. Eğitim bir etkileşme sürecidir. Etkileşimin aracı ise iletişimdir. Bu yüzden, okulda iletişim süreci hem yönetim, hem de eğitim için temel gereklilik olmaktadır. Aralarında iletişim olmadan, işgörenlerin bir amaç doğrultusunda uyumlu çalışması düşünülemez. Eğitim sürecinin amacına ulaşabilmesi için, yönetici ve öğretmenlerin uyum ve işbirliği içinde çalışması gerekmektedir(Tulunay Ateş, 2005).
Sayers ve Wheeler’e(1993) göre, “Başarılı yöneticiler insanlarla iletişim kurmayı iyi bilirler. Birlikte çalıştığı kişiler her kim olursa olsun herkesle sağlıklı ve doğru iletişim becerisinin iyi bir yönetici olmakla doğrudan alakası vardır. Bir yöneticinin mümkün olduğunca açık konuşması gerekir. Bu söylenmesi gerekmeyen bir şey gibi görünmeyebilir, ama fikirlerimizi başkalarına aktarmak kolay bir iş değildir. Bir yöneticinin mesajı yanlış anlaşıldığında, zamanın boşa geçmesine, iş güvenliğinin tehlikeye girmesine veya işlerin ters gitmesine sebep olabilir. Çalışanlar yöneticiden sık sık yanlış mesajlar almaya alışırlarsa bir süre sonra anlamaya çalışmaktan da vazgeçebilirler”(Akt. Akbal, 2008).
Birey ve gruplarca yerine getirilen faaliyetlerin belirlenen “hedef” ve “standartlara” ne ölçüde ulaştığından haberdar olmak ve gerekli önlemleri almak için de iletişime ihtiyaç duyulmaktadır. İşbölümü ve uzlaşmanın doğal bir sonucu olarak örgütteki herkesin yerine getirmesi gereken bir takım görev, yetki ve sorumlulukları vardır. Bu görev ve sorumluluklar birbirinden az ya da çok farklıdırlar. Kimin neyi, nerede, ne zaman, nasıl yapacağına ilişkin görev tanımları, emir ve talimatlarla üyelere bildirilmelidir(Erarslan, 2009).
İletişim öğrenen okulun öğrenme aracıdır. İletişim okulun bilişim sistemine bilgiyi karan, emirleri ve dönütleri taşıyarak, bilişim sisteminde işlenmesini sağlar. Bunların işlenmesiyle okulun öğrenme gücü gelişir. İnsan gibi, okul üyelerinin çoğu olumsuz tepki almayı sevmez. Bu kişiler eleştirilere karşı savunmaya geçerler veya eleştirilerin yanlış olduğunu söylerler. Hatta olumsuz tepkide bulunan kişilerden kaçarlar. Bu tür savunma davranışı içine girilmesinin amacı, hataları veya zayıflıkları gizlemektir(Erarslan, 2009).
Okul müdürlerinin sahip olması öngörülen yeterlik alanlarından biri, insanlar arası ilişkilerde, etkili iletişim becerilerine sahip olması şeklinde ortaya çıkmaktadır. İletişim sürecinde düşünceleri net bir biçimde ortaya koyma ve aydınlatma, çift yönlü iletişime önem verme, iyi bir dinleyici olma, bilginin paylaşılmasını sağlama, karşıdaki kişiye duyarlı olma ve empatik davranma, dinleyenlerin gereksinimlerini dikkate alma, okul müdürlerinin göz önünde bulundurması gereken öğelerdir(Erarslan, 2009).
Okul müdürünün önem vermediği bir değer ya da norm okula kolay kolay giremez; beğendiği değer ve normlar ise okula kolayca girebilir. Örgüt üyeleri sahip oldukları değer ve normlara göre günlük davranışlarda bulunurlar. Okul müdürleri, üyelerin, kendi istediği davranışları sergilemesi için iletişimi denetlemeden, ödül ve ceza sistemlerini çalıştırmaya kadar pek çok yol ve yöntemleri dener. Okul kültürü, okul müdürlerinden bu denli etkilenince, ister istemez onların kişilik özellikleri ile davranış ve iletişim biçimlerini de yansıttığı düşüncesini ortaya-koymaktadır. Çocuklar yetişkinlerden özellikle de öğretmenlerden gelen övgü ve yergilere karşı çok duyarlıdır. Bir öğretmenin etkinlik ve etkililik derecesi, yani başarısı gerçek anlamda o öğretmenin öğrencileriyle iletişim kurmada gösterdiği becerinin düzeyi ve çeşitliliğiyle ölçülür(Erarslan, 2009).
Başarılı öğrenciler gülümseme, baş sallama, göz kırpma gibi daha fazla olumlu tepkiler almaktadırlar ve daha az ihmal edilmektedirler. Öğrencinin özellikleri ve başarısı öğretmen beklentisini etkilerken, öğretmenin beklentileri de öğrenci davranışını ve başarısını etkilemektedir. Öğretmen beklentisi ile öğrenci davranışı arasında çift yönlü bir etkileşim vardır. Öğretmenlerin başarılı öğrencilerden beklentileri ve onlara karsı tutum ve davranışları ile düşük başarı gösteren öğrencilere karşı tutum ve davranışları arasında büyük ölçüde farklılıklar vardır(Erarslan, 2009).
Eğitim temelde bir iletişim etkinliğidir. Öğrenmenin, iletişimin gerçekleşmesi sonucunda alıcının davranışında bir değişikliğin oluşur. Öğrenmenin iletişimden ayrı düşünülemeyeceğini, iyi bir öğrenme, iyi bir iletişim ürünüdür. Bu bakımdan, yöneticilerin başarısı ile astlarla kurdukları iletişimin niteliği arasında doğru bir orantı kurmak yanlış olmaz(Erarslan, 2009).
Sınıf içi iletişim ve dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?
Sınıf içi iletişim tanışma ile başlar. Tanışma, öğretmen için hem öğrencilerle ilgili bilgi almak, hem de sınıf iklimini yumuşatmak için iyi bir fırsattır. Öğrenciler açısından ise, insan olarak önemsenmenin ve öz güven geliştirmenin en iyi fırsatlarından biridir(Erarslan, 2009).
Öğretmenin, etkin bir şekilde sınıfı yönetebilmesinde her sınıf ortamının değişik bilişsel, duyuşsal ve devinişsel özelliklere sahip öğrencilerden oluştuğunu dikkate alması gerekir. Her sınıfın sosyal dokusu ve iklimi, öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeyi ile güdülenmişliğinin de aynı olmadığını bilen öğretmen, gerekli öğrenme yaşantılarını düzenler ve sınıfı yönetir(Erarslan, 2009).
Sınıf yönetiminde sağlıklı bir iletişim için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar şöyledir:
1) Mesajını iletirken göze, kulağa ve diğer duyu organlarına hitap edebilen kanallar bulmalı ve kullanmalıdır.
2) Öğretmen, sınıfında bulunan öğrencilerini belli konularda bilgilendirmelidir; çünkü bilgi sahibi olmak kişilerin kendilerine ve başkalarına olan güvenlerini yükseltir.
3) Öğretmenin daima en iyisini biliyormuş gibi davranması, daima kendi çözümünü önermesi ve karsısındakini sürekli inandırmaya çalışması doğru bir davranış değildir. Bu tavırlar karsıdaki kişilerin sorumluluk duygusu geliştirmesini engeller, işler ısrar ile yürür, boyun eğme duygusu gelişir, yaratıcılık ve yenilikçilik engellenir. Sürekli olarak dışarıdan denetlenme alışkanlığı gelişir.
4) İletişimin etkili ve sağlıklı olabilmesi için öğrencilerin korkutulmaması, yargılanmaması ve aşırı bir şekilde denetlenmemesi gerekir. Aksi takdirde öğrenciler kendilerine olan güvenlerini kaybederek kendilerini değersiz hissedebilir.
5) Öğretmen, öğrencilere göndereceği mesajın önemine inanmalı ve bunu belirli bir amaç için yaptığının bilincinde olmalıdır(Erarslan, 2009).
Öğrenciler çoğu zaman konu ile ilgili düşüncelerini söyleme ve yorum yapma imkânı bulamamaktadır. Öğrenmeler tamamen sözel kanalla iletilen mesajları dinlemeye dayanmaktadır. Tek taraflı dinleme, ilgi ve dikkatin dağılmasına, bedensel ve zihinsel yorgunluğa neden olmaktadır. Öğrenme ortamı zamanla monoton ve sıkıcı bir hal almaktadır. Bu durum motivasyonu etkilemekte ve öğrenme isteğini azaltmaktadır. Dinleme yolu ile öğrenmede büyük ölçüde bilgi kaybı olmakta; gönderilen mesaj ile alınan mesaj birbiriyle örtüşmemektedir. Dinleme konusunda yapılan araştırmalar bir konuşmayı dinleyen kişilerin dinledikleri bilgileri eleyebildiklerini göstermiştir(Erarslan, 2009).
Öğretmen, öğrencilerinin yeteneklerini ve tutumlarını bilerek ona göre davranış geliştirmelidir. Kendi davranışlarında olumlu tutum ve davranış geliştiren öğretmen de eğitim ve öğretimi kolaylaştıracaktır. Kendini ve öğrencisini tanıyan öğretmen, öğrenci başarının artmasında etkili olacaktır. Öğretmenin öğrencilerini tanıması hem öğrencilerin hem de öğretmenin başarısını geniş ölçüde etkiler. Bireyin tanınması için ilgi ve yetenekleri, başarı ve başarısızlıkları, kişisel ve sosyal uyum düzeyleri, sorunları, zayıf ve güçlü yanları, ilgi tavır ve değer yargıları, yetiştiği çevrenin geliştirici ve engelleyici etkileri gibi ve daha pek çok özelliklerinin ayrıntılı olarak bilinmesi gerekir(Erarslan, 2009).
İşgörenlerin ve yöneticilerinin başarılarının büyük ölçüde güçlü ve sağlam yapılandırılmış iletişim becerilerine bağlı olduğu, başka bir ifadeyle iletişimde ne kadar etkili olunursa o kadar başarılı olunabileceği vurgulanmaktadır. Bu açıdan, iletişim sürecinin etkili kılınabilmesinde iletişim engellerinin üstesinden gelebilmenin, dolayısıyla kişiler arası iletişim becerilerine sahip olmanın büyük önem taşıdığı söylenebilir. Okullarda iletişimin etkililiğini engelleyen birçok sorun bulunmaktadır. Bu sorunların üstesinden gelebilmenin ve örgüt çalışanlarıyla etkili şekilde iletişim kurabilmenin gereklerinden birisi de hem gönderici hem de alıcı olarak gerekli iletişim becerilerine sahip olmak ve bu becerileri geliştirmeye çalışmaktır. Bu açıdan okul yöneticilerinin iletişim becerileri konusunda gerekli bilgi, birikim ve pratiğe sahip olmalarının büyük önem taşıdığı ifade edilebilir(Şahin, 2007).
İyi bir iletişimci olmaya çabalayan yöneticilerin özellikle mesajları iletebilme ve iletilen mesajları anlayabilme konusunda kendilerini geliştirebilmelerinin, kısacası iyi bir mesaj kodlayıcı ve çözücü olmalarının önemli olduğu vurgulanmaktadır. Yöneticilerin sadece anlaşılma konusunda değil anlama konusunda da gayret göstermelerinin gerekli olduğu söylenebilir. Bu özelliklerin geliştirilmesine katkı sağlayabilecek teknikler ise mesajın iletilme sürecini izleme, bilgi akışını düzenleme, geri bildirimi etkin kılma, empati kurma, tekrar etme, karşılıklı güven duygusunu artırma, etkili zamanlama, dili sadeleştirme, etkili dinleme, söylentileri etkili şekilde kullanabilme ve etik iletişimi geliştirebilme olarak sıralanabilmektedir(Şahin, 2007).
Etkili iletişimi gerçekleştirebilmek, iletişim engellerinin üstesinden gelebilmek ve karşılıklı anlamayı güçlendirebilmek için hem okul yöneticilerinin hem de diğer okul çalışanlarının uzun soluklu çabalarının gerekli olduğunu vurgulamaktadır. İletişim engellerinin üstesinden gelebilmek için okullardaki iletişimi geliştirmeye, bunun içinde tekrarlama, empati, anlama, geri bildirim ve dinleme becerilerine sahip olmanın önemli olduğunu belirtmişlerdir. Bireysel ve meslekî başarılar elde edebilmede iletişimin hayati derecede önemli bir bağ olduğu vurgulanmaktadır. İletişim olmadan günümüz yöneticilerinin başarılı ilişkiler kurabilmesinin mümkün olmayacağı ise vurgulanması gereken bir başka konudur. Bu doğrultuda, insanları yönetebilmek için gerekli en önemli becerilerden birisinin etkili şekilde iletişim kurabilme yeteneği olduğunu belirtilmektedir(Şahin, 2007).
İnsan ilişkileri bir okulda insanları birleştirip ahenkleştirerek, çalışma durumuna sokmayı amaç edinen bir yönetim eylemidir. Böylece, o insanların hem işbirliği ve verimi artar, hem de sosyolojik, ekonomik ve psikolojik ihtiyaçları karşılanmış olur. İnsan ilişkileri kavram ve eylemi, okul yararlarım birleştirmeyi hedef tutar ve okul amaçlarının en verimli biçimde gerçekleşmesine katkıda bulunur. İnsan davranışının anlaşılmasında, temel ihtiyaçların bilinmesi gerekir. Bu ihtiyaçlar, okul amaçlarının gerçekleşmesine yardım edecek biçimde karşılanırsa, okul yararlan ile sürece katılanların yararlan bütünleştirilmiş olur(Yüksel, 2008).
Okulda iletişimin başlatıcısı okul müdürüdür. Okul müdürü her söylediği söze ve yaptığı her harekete dikkat etmelidir. Okul sürecine katılan tüm bireylere aynı eşitlikte davranmalı, tutarlı olmalıdır. Müdür ya da yöneticiler iletişimi, üstleriyle; müdür-müdürle, müdür-öğretmenle, müdür-personelle, müdür-öğrenciyle, müdür-velilerle, müdür-diğer kurum yöneticileriyle, müdür-diğer bireylerle, müdür-topluluk önünde olduğunda duruma göre ayarlayabilmektedir. Etkili iletişimi engelleyen pek çok engel ve neden vardır. Hepsini detaylı olarak incelemek ve açıklamak zordur(Yüksel, 2008).
İnsan ilişkileri bir okulda insanları birleştirip ahenkleştirerek, çalışma durumuna sokmayı amaç edinen bir yönetim eylemidir. Böylece, o insanların hem işbirliği ve verimi artar, hem de sosyolojik, ekonomik ve psikolojik ihtiyaçları karşılanmış olur. İnsan ilişkileri kavram ve eylemi, okul yararlarını birleştirmeyi hedef tutar ve okul amaçlarının en verimli biçimde gerçekleşmesine katkıda bulunur. İnsan davranışının anlaşılmasında, temel ihtiyaçların bilinmesi gerekir. Bu ihtiyaçlar, okul amaçlarının gerçekleşmesine yardım edecek biçimde karşılanırsa, okul yararları ile sürece katılanların yararları bütünleştirilmiş olur(Yüksel, 2008).
Her örgütte olduğu gibi eğitim örgütlerinin de gerçekleştirmesi gereken amaçları bulunmaktadır. Amaçları gerçekleştirmek için yöneticiler, öğretmenler, öğrenciler, veliler ve çevredeki paydaşlar sürekli olarak birbirleriyle etkileşim ve iletişim kurarlar. Yöneticiler, iletişimin önemini ve kurum için faydasını bilmeli, kişisel çıkarlardan uzak durmalıdırlar. Kişiler arasında ayrımcılık yapılmamalıdır. Empati ön planda tutulmalı, düşüncelerin karşı tarafa kabul ettirme yöntemi kesinlikle kullanmamalıdırlar. Problemlerin çözümü için iletişim kanalları sürekli açık tutulmalıdır. Okullarda paylaşım toplantıları yapılarak bilgi alış-verişi sağlanmalıdır. Yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için kişiler arasında saygı ön planda tutulmalı ve seviye her zaman korunmalıdır.
Sevgili okur, unutmayalım ki! Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
“İnsanın süsü yüz, yüzün süsü göz, aklın süsü dil, dilin süsü sözdür.”(Yusuf Has Hacip)
Saygılarımla.
Kadir BAYŞU
KAYNAKÇA:
Akbal, N. (2008). Etkili Okulun Oluşmasında Okul Yöneticilerinin Etkin İletişim Becerileri (Büyükçekmece Örneği). Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Tezi.
Erarslan, İ. (2008). İlköğretim Okulu Yöneticilerinin Öğretmenlerle İletişim Tarzlarının Belirlenmesi (İstanbul İli Gazi Osmanpaşa İlçesi Örneği). Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Tezi.
Karlı, C. (2007). İlköğretim Okullarında Yönetici Öğretmen İletişimi: Öğretmen Algılarına Göre İstanbul İli Tuzla İlçesi Örneğinde Bir Araştırma. Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Araştırması.
Şahin, A. (2007). İlköğretim Okulu Yöneticilerinin Kişiler Arası İletişim Becerileri Ve Çatışma Yönetimi Stratejileri Arasındaki İlişki. Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Tezi.
Tulunay Ateş, Ö. (2005). İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Öğretmenlerle İletişim Tarzları. Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Tezi
Yaman, E. (2007-2). İnsan ve İletişim. Ankara. Detay Yayıncılık.
Yaman, E. (2007-1). Konuşma Sanatı. Ankara. Savaş Yayınevi.
Yüksel, T. (2008). İlköğretim Okullarında Müdür Öğretmen İletişimi. Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Yüksek Lisans Tezi.