Milli Eğitim Bakanlığının Araştırma Geliştirme (Ar-Ge) Birimleriyle İmtihanı-1

Eğitim Bilimleri - Cemil KURT MEB/ MEM Sakarya EYTP Bilim Uzmanı/Phd Doktora Öğrencisi

Milli Eğitim Bakanlığının Araştırma Geliştirme (Ar-Ge) Birimleriyle İmtihanı-1

Devletin dili yazıdır. İşleyişi; kanunlar, tüzükler, yönetmelikler vb.dir. Devlette işleyiş kültürü vardır. İşleyişi uzun soluklu deneyimlerden sonra oturur. Süreç içerisinde birbirini tetikleyen kazanımlar ile kendini geliştirir. Kurumsal anlamda çözümler bir sonraki süreçlerin problemleridir. Kamu yönetimi bu anlamda yeğin bir tutuma sahiptir. Devlet, kamusal davranış kazanımlarını, kolay kolay terk etmez ve muhafazakârdır. Sorunlara karşı gösterdiği refleks yavaştır. Sağlam iş yapmak ister. Maddi kâr düşünmez.

Özel sektör kurumsal düzeyde hızlı hareket etmek ister. Sonuç odaklıdır. Son çeyrek yüzyılda süreç odaklılık önemli ölçüde öne çıkmıştır. Buna rağmen özellikle kapitalist iş yapma süreçlerinde sonuç odaklılık halen önde koşar.

Özel sektör gelişmek için dış etkenlere açıktır. Takım çalışmasını öncelikler. Kurumsal davranış kazanımlarını şartlara göre kolaylıkla değiştirebilir, uyumsamayı önemser, devrimcidir. Özel sektör her dönem gelişmişlik düzeyinde kamunun önündedir. Olaylara ve problemlere gösterdiği refleks hızlıdır. Geçmişin çözümlerini problem olarak görmek istemez, daha iyiyi götürme telaşı içerisindedir.

Kamusal sektör ve özel sektör karşılaştırmasında üstteki yaklaşım bir paradokstur. Bu paradoksta önemli bir katalizör bulunmaktadır. Nedir bu? Araştırma Geliştirme (Ar-Ge) birimleri. Tabii ki katalizör olma süreci ve serüveni özel sektör lehinedir.

Ülkemizde her geçen yıl Ar-Ge ve yenilikçilik çalışmaları kamusal sektör ve özel sektör bağlamında önemini artırarak devam etmektedir. Geneli itibariyle Türkiye’de Ar-Ge politikaları, vatandaşın refahını artırarak ülkemiz için kritik bir eşik olan istihdam ve enflasyon sorununu çözmek esaslı kurgulanmaktadır. Bu kurgunun hayat bulması için siyasi iradenin tercihi, ihracata dayalı bir kalkınma modelidir. Siyasi irade bu tür bir kalkınmayı sağlayabilmek için Ar-Ge ve yenilikçilik çalışmalarına önemli kolaylıklar sağlayan ve kaynak aktarımı yapılan teşvik programları uygulamaya koymuştur.

Ülkemizde Ar-Ge ve inovasyon kavramları, kamusal sektör ve özel sektör tarafından sadece yeni bir ürün ortaya koyma ya da mevcut ürünü geliştirme olarak anlaşılmaktadır. Bu sebeple de teşvik programları daha çok üretim odaklı olmaktadır.

Literatür araştırmalarında Ar-Ge yönetim ve faaliyetlerini incelediğimizde, örgütlerin altyapı ve yatırımları ile bu yapıları kullanma becerilerini önceliklediğini söyleyebiliriz. Ar-Ge süreçleriyle çalışan örgütlerde başarı kıstaslarının, temel yetenek ve üstünlüklerini öne çıkarmak olduğu görülmektedir. Bu yaklaşım ile örgütlerin üstünlükleri; yeniliklere uygun proje çıktıları, faaliyetleri düzenleme yetenekleri ve stratejik hedefleri ile orantılı olduğu söylenebilir.

Tüm bunların hayata geçmesi için siyasi karar vericilerin ortaya koyduğu yönetimin Ar-Ge örgütlerinde gerekli yatırımları sağlayabilmesi için, politik stratejilerin ve beşeri gücün etkin kullanımı ile bunları yönetimsel yaklaşımlarla güçlendirmesi önem arz etmektedir.

Eğitim örgütlerinin Ar-Ge süreçlerinin dışında tutulması beklenemez. Bu noktada Milli Eğitim Bakanlığının uygulama süreçleri çok önemli görülmektedir. Eğitim kurumları açısından Ar-Ge, “bilimsel ve teknik altyapının sağlandığı ve planlamaların yapıldığı etkili araç sağlayıcısı olarak tanımlanabilir”. Ar-Ge süreçleri açısından eğitim kurumları, “teknolojik yenilikleri araştıran örgüt tipleri” olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğitim örgütlerinin çalıştığı Ar-Ge süreçleri sonucunda elde edilen ürünler, o örgüt için katma değer taşımaktadır.

Soru şu ki: Bu noktada Milli Eğitim Bakanlığı nasıl bir süreç yönetti ve yönettiği süreç ile ne kadar bir yol aldı? Bununla beraber elde edilen kazanımların geliştirilmesine yönelik hangi stratejiler öne çıkmaktadır? Elde edilemeyen hedeflerde yol kazaları nelerdir? Bunlardan nasıl ders çıkarılabilir? Ar-Ge süreçlerinin geliştirilmesine yönelik yenilikçi bir yaklaşıma ihtiyaç var mıdır? Milli Eğitim Bakanlığının Merkez ve Taşra Teşkilatlarında bulunan Araştırma Geliştirme Birimlerini geliştirecek bir Ar-Ge ye ihtiyaç var mıdır? Tüm bu soruların ışığında öneriler nedir?

Değerli okuyucu, diğer çalışmanın yayınında bu sorulara cevap aranacaktır.

KAYNAKLAR:

Abbey, A., & Dickson, J. W. (1983). R&D work climate and innovation in semiconductors. Academy of Management Journal, 26(2), 362-368.

Ahuja, G., & Katila, R. (2004). Where do resources come from? The role of idiosyncratic situations. Strategic management journal, 25(8?9), 887-907.

Demir., A. Z. (2014). Ar-Ge ve İnovasyon Tercihlerinin İncelenmesi. Yayınlanmamış Doktora tezi. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Samsun.

Durğun, H. (2020). Eğitimde Ar-Ge'nin Önemi ve Ar-Ge Biriminin Faaliyetlerine İlişkin Yönetici ve Öğretmen Görüşleri (Van İli Örneği). Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Van.

Kaya, K. (2021). Türkiye'de Ar-Ge Teşvikleri ve Etkinliği Üzerine Bir Model Önerisi. İstanbul Okan Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.

Koca, Ç. (2021). Kamu Politikaları Çerçevesinde Türkiye ve Dünyada Kamu Ar-Ge Desteklerinin Karşılaştırmalı Değerlendirmesi. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Balıkesir.

Kurt, C. (2021). Türk kamu sisteminin toplam kalite ile imtihanı: eğitimde kalite teorisi ve uygulamaları-3. Erişim yeri: http://www.nirvanasosyal.com/k-18-egitim-bilimleri.html

Kurt, C., Ercan, G., & Kılıç, Z. (2019). Ar-Ge birimlerinde çalışanların değişim ve dönüşüme ait algıları: 81 il örneği. EYFOR-9, Bildiri Kitabı, 45.

Türkmenoğlu., B. Ş. (2021). Okullarda ve Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Ar-Ge Projeler Biriminde Yürütülen Eğitim Projelerinin Farklı Açılardan Değerlendirilmesi (Malatya İli Örneği). Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. İnönü Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Malatya.