SALGIN DÖNEMİNDE OKUL MÜDÜRLERİNİN PLANLAMA YÖNELİMLERİ, SORUNLAR VE ÖNERİLER

Eğitim Bilimleri - Cemil KURT

SALGIN DÖNEMİNDE OKUL MÜDÜRLERİNİN PLANLAMA YÖNELİMLERİ, SORUNLAR VE ÖNERİLER

Cemil KURT
Sayın Prof. Dr. Ali Rıza Erdem, öncelikle “salgın döneminde okul müdürlerinin planlama yönelimleri, sorunlar ve öneriler” söyleşimizi kabul ettiğiniz için Nirvana Sosyal Bilimler Sitesi adına çok teşekkür ediyoruz.
1. Sayın Hocam, genel olarak eğitim planlaması, okulun eğitimsel, örgütsel ve yönetimsel amaçlarına ulaşmasını sağlamak için gereken girdilerin sağlanması ve kullanılması yollarının kararlaştırılma süreci olarak tanımlanmaktadır. Bununla birlikte stratejik yönetim süreçlerinde temel ilke olarak plan, “okul müdürünündür” diye ifade edilmektedir. Bu kapsamda Türk eğitim sisteminde iş gören okul yöneticilerimizin planlama konusundaki genel anlayışları nedir? Özellikle okul yöneticilerimiz salgın sürecinde planlamayı yönetebilmişler midir? Açıklar mısınız?
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM: Böyle bir fırsatı verdiğiniz için ben de teşekkür ederim.

Eğitim planlaması her şeyden önce eğitimle ilgili alınan karar(lar)ın en üst düzeyde gerçekleştirilebilmesi açısından önem taşımaktadır. Eğitim planlaması eğitimle ilgili alınan karar(lar)a göre biçim almaktadır. Eğitimle ilgili alınan karar(lar) ne kadar doğru, birey(ler)in ve toplumun ihtiyaçlarına yönelik ise eğitim planlaması da o derece gerçekçi ve amaca uygun olmaktadır. Aynı şekilde stratejik yönetimin süreçlerinden biri olan stratejik planlama da stratejik karar(lar)a göre biçim almaktadır. Alınan stratejik karar(lar) ne kadar doğru, birey(ler)in ve toplumun ihtiyaçlarına yönelikse stratejik planlama da o derece gerçekçi ve amaca uygun olmaktadır.

Türk Eğitim Sistemi merkezden yönetildiği için önemli karar(lar) Millî Eğitim Bakanlığı tarafından alınmakta ve planlanmaktadır. İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve bunlara bağlı okullar da Millî Eğitim Bakanlığı tarafından alınan ve planlanan önemli karar(lar)ı uygulamaktadır. Diğer bir deyişle İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve bağlı okullar, sadece sorumluluklarıyla ilgili rutin işlerin ve işlemlerin yürütülmesine dair karar(lar)ı almakta ve aldığı karar(lar)ı planlamaktadır. Okul müdürleri öncelikle, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından önceden alınmış önemli karar(lar)ı ve planlamasını uygulamaktadır. Salgın sürecinde de önemli karar(lar) Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınmış ve planlanmıştır. İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve bağlı okullar salgınla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan önemli karar(lar)ı ve planlamasını uygulamıştır.

Cemil KURT:Sayın Hocam, 2016 yılından itibaren MEB’e bağlı eğitim kurumlarındaki planlama etkinliklerinin stratejik planlama yöntemine bağlı olarak ve tek tipleştirilmiş bir şekilde yürütüldüğü görülmektedir. 5018 sayılı Kanun ile başlayan stratejik planlama süreci, MEB’in yayınladığı yönetmelik, genelge ve talimatlarla okullarda uygulanmaya çalışılmaktadır. Buna rağmen genel olarak planlama, özel olarak da stratejik planlama faaliyetlerinin okullarda yeterli düzeyde yapılamadığına ilişkin gözlemler çeşitli araştırmalarda ortaya konulmuştur. Bu kapsamda okul yöneticilerinin planlama süreçlerindeki yeterliklerini nasıl görüyorsunuz? Sizce MEB’in uyguladığı okul yöneticilerinin planlama konusunda yeterliliklerini geliştirme noktasında yöneticiler yeterli refleksi gösterebilmişler midir? Okul yöneticilerinin planlamaya yönelik yeterliklerini ileriye taşınması konusunda önerileriniz nelerdir?
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM: 5018 sayılı Kanunla “stratejik planlama” kamu kurumlarında olduğu gibi kamu okullarında da zorunlu hale gelmiştir. Stratejik planlama stratejik yönetimin bir parçası olduğundan, okul yöneticilerinin önce stratejik yönetimi bilmesi ve anlaması gerekmektedir. Stratejik yönetimi bilmeden stratejik planlamanın anlaşılması ve uygulanması mümkün değildir. Okul yöneticilerine stratejik yönetimle ilgili eğitimlerin verilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde kamu okulları tarafından yapılan stratejik planlar ve uygulaması şekilden öteye gidemeyecektir. Stratejik planlamada bugün gelinen noktada, kamu okullarının yaptığı stratejik planlar birbirinin benzeri olup özgünlükten ve işlevsellikten çok uzaktır.

Cemil KURT:Sayın hocam, eğitimsel açıdan yöneticilerin okullarının geliştirilmesine yönelik yaptığı planlamaların yararlarına ilişkin düşünceleriniz nelerdir?
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM: Okul yöneticilerinin aldığı kararlar ve yaptığı planlamalar, Millî Eğitim Bakanlığının aldığı önemli kararların dışında kalan sorumluluklarıyla ilgili rutin kararlar ve planlamasıdır. Özellikle okul yöneticilerinin büyük bir özveriyle şartları zorlayarak okulları için eğitim-öğretim ve fiziki koşulların iyileştirilmesine yönelik gerçekleştirdiği önemli değişiklikleri görmezden gelemeyiz. Bunun dışında kamu okullarında alınan kararlar ve yapılan planlar üstlenilen sorumluluğun yerine getirilmesiyle ilgili rutinlerin yapılmasına yöneliktir.
Cemil KURT:Sayın Hocam, okul yöneticilerinin okulda yaptıkları planlama etkinliklerinde yaşadıkları sorunlar nelerdir? Planlama etkinlikleri nasıl olmalıdır? Önerileriniz nelerdir?
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM: Okul yöneticileri, her şeyden önce planlamanın karar(lar)a bağlı olarak gerçekleştirildiğini gözönünde bulundurmalıdır. Planlama karar(lar)a göre şekil almakta ve karar(lar) değiştikçe planlama(lar)da değişmektedir. Önce karar(lar)ın amaca yönelik ve etkili olması gerekir ki planlamada etkili ve işlevsel olabilsin. Fakat İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve bağlı okulların önemli konularda karar alma yetkisi yoktur, sadece üstlendikleri sorumlulukların gerektirdiği rutin kararları alabilir ve planlayabilirler. Bu açıdan değerlendirdiğimizde okul yöneticilerinin önemli karar(lar)ın alınması ve önemli karar(lar)ın planlamasıyla ilgili herhangi bir sorumluğu ve sorunu yoktur. Okul yöneticilerinin, daha çok aldığı rutin karar(lar) ve rutin karar(lar)ın planlamasıyla ilgili sorunları bulunmaktadır. Okul yöneticilerinin rutin karar(lar)ı alırken ve planlarken okul paydaşlarıyla etkileşimde bulunması, karşılaşılan sorunları azaltabilecek ve çözümünü kolaylaştırabilecektir.

Cemil KURT:Sayın hocam, okul yöneticilerine yönelik planların hazırlanması ve uygulanması süreçlerine yönelik önerileriniz nelerdir? Salgın sürecindeki eğitimde yeni paradigmaları düşündüğümüzde yeni bir planlama modeli önerir misiniz?
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM: Okul yöneticileri, rutin karar(lar)ın alınması ve planlaması süreçlerine paydaşları katmalıdır. Paydaşların katkısı oranında alınan rutin karar(lar) ve planlaması daha etkili bir şekilde uygulamaya konulabilecektir. Çünkü okul yöneticilerinin paydaşların desteğini almasıyla, uygulamanın daha başarılı olabilmesi ve karşılaşılan sorunların daha kolay çözülebilmesi mümkün olabilecektir. Salgın sürecinde okul müdürleri rutin kararları alırken paydaş olarak sağlık uzmanlarından da etkin yararlanmayı işe koşmalıdır. Okul yöneticilerine, salgın sürecinde yeni paradigma olarak “değişim liderliği”ni etkin bir biçimde işe koşarak kararları alma ve planlama önerilebilir. Ama bunun için de İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve bağlı okullardaki yöneticilere daha fazla yetki ve sorumluluk verilmesi gerekmektedir.