Türk Kamu Sisteminin Toplam Kalite ile İmtihanı: Eğitimde Kalite Teorisi ve Uygulamaları-1

Eğitim Bilimleri - CEMİL KURT

Türk Kamu Sisteminin Toplam Kalite ile İmtihanı: Eğitimde Kalite Teorisi ve Uygulamaları-1
GİRİŞ:
Toplam Kalite Yönetimi, felsefesi, uygulamaları, sonuçları ile birlikte son 30 yılda Türk Kamu Sistemine girmiştir. Beraberinde kamu sistemimizde, bilimsel çevrelerde, politika geliştiricilerde ve siyasiler ile geniş toplumsal gruplarda tartışmalar yaratmıştır. Ülkemize yönetsel açıdan birçok kazanım getirdiği söylenebilir. Bununla beraber Kamu sektöründe kazanımlar ile birlikte tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Kamusal alanda uygulamalarının daha çok eğitim, sağlık ve ekonomik içerikleri olan kamu sektörlerinde yer bulduğunu ve yoğunlaştığını görmekteyiz. Bu bakımdan Türk Kamu Sisteminde ve özellikle Eğitim Sistemindeki Kalite yolculuğunun öncesi, uygulamaları, sonuçları ve sonrasına ait bir durum tespiti ortaya koymak önemli görülmektedir. Eğitim ile gelecek yazacak isek, geçmiş ve bugünümüze ait yönetsel uygulamaların niteliğini araştırmamız gerekir. Ortaya konulacak sistemik önerilerinde geleceğe katkı vereceği umulmaktadır. Bu açıdan kronolojik bir doküman analizi yapılmıştır.
KALİTE:
Bölgesel ve küresel anlamda yok edici bir rekabetin yaşandığı günümüz dünyasında hizmet üreten kurumların yöneticilerinin bu rekabet ortamının enstrümanlarını bilmeleri ve bunları kullanmaları çok önemlidir. Özellikle eğitim kurumu yöneticilerinin bu konuda hassas olmaları daha bir önem az ediyor. Bugün iyi yetişmiş insan gücü potansiyeli, bölgesel ve küresel düzeyde sınır tanımayan bir pazar anlayışı ile çalışan uluslararası kuruluşların gözde elemanı oluyor. Burada kurum ve kuruluşların hiçbir zaman göz ardı etmeyecekleri temel unsur, ürettikleri mal ve hizmet kalitesidir.
Kalite, bir anlamda insana değer verme, sürekli yenilenme olarak tanımlanmaktadır. Kalite, değişim, gelişim, reform ve yeniden yapılanma kavramları ile yakından ilgilidir. Kalitenin insana yansımış şekli şöyle tanımlanmaktadır: Sürekli problem çözme yolları arayan, yaratıcı, ilgilerini ve amaçlarını gerçekleştirmekte benmerkezci olmayan ve adil davranan, insan ilişkilerinde demokratik ve özerk, sosyo-kültürel konularda esnek ve bütünleyici özellikleri ağır basan bir insandır. Bu insanın gelişimine yardımcı olacak öğreticinin de kaliteli olması bir ön şart olarak vurgulanmaktadır.
Eğitimde kalite temini sistematik yönetim ve değerlendirme sürecinin kurumca kabul edilmesi, başarının gözlenmesi, kalite geliştirmek, çıktıların kalitesini sağlamayı başarmaya gayret etmek ile karşılık bulmaktadır. Kalite gayretleri, paydaşlara kaliteli bir yönetimin, mezunu ve öğrencinin başarısının olabildiğince temin edildiği güvenini vermektedir. Kalite, eğitim hedeflerini başarma güvenini temin ettiği ve aynı zamanda bazı normlara, kritere ve hedeflere göre faaliyet ve mezunların istenen özelliklerde olduğu bir değerlendirmedir.
Dünyada ekonomik ve sosyal alanların yanı sıra bilginin üretilmesi ve serbestçe dolaşması konusunda yaşanan değişimler bir bütün olarak eğitim hizmetini etkilemektedir. Pek çok ülke giderek okullar ve üniversitelerdeki eğitim programının içeriklerine, süreçlerine ve sonuçlarına daha aktif bir şekilde müdahale etmeye başlamıştır. Bu müdahaleler ile daha nitelikli bir eğitimi hedeflemenin yanında diğer ülkelerin çeşitli okul düzeylerine yönelik mezunları ile daha güçlü bir şekilde rekabet edebilen mezunlar yetiştirmek amacı taşımaktadır. Son çeyrek asırda kalite kelimesi eğitim uygulamalarının içine yerleşmiştir.
TKY VE FELSEFİK YAKLAŞIMI:
Kalite kavramı uygulamaya girdiğinde bir felsefe içermektedir. Bu süreç Toplam Kalite Yönetimi (TKY) felsefesi olarak adlandırılmaktadır. TKY’nin felsefesi “sıfır hatalı üretim ve paydaş doyumu” üzerine kurgulanmıştır. Burada kalite paydaşların beklentisiyle başlar, tatmini ile devam eder. Yeniden değerlendirme sonucu yeni beklentiler ve paydaş tatmini döngüsünde sürekli bir kalitedir. Ayrıca paydaş kavramından iç paydaş olarak kurumun işgörenleri, dış paydaş olarak da kurumun mal ve/veya hizmetinden yararlananlar anlaşılmaktadır.
1950-1960’lı yıllarda ortaya çıkmaya başlayan TKY kayramı ile yine bu dönemde gündeme gelen “Esnek Üretim”, “Tam Zamanında Üretim (JIT)”, “İnsan Kaynakları Yönetim (İKY)” gibi kavramlar ve yöntemler birbirinden bağımsız gibi sunulsa da, bunlar arasında organik bir bağlantı vardır. Bu kavramlar ekonomik ve sosyal hayatın ve çalışma ilişkilerinin farklı alanlarını kapsayan ayrı ayrı uygulamalar gibi görünse de aslında kapitalist sistemin yaşadığı karlılık krizinin çözümünü hedefleyen bütünsel bir yeniden yapılandırmanın teknolojik ve yönetsel girişimleridir.
EĞİTİMDE TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ:
Eğitimde kalite denildiği zaman, eğitim sisteminin beğenilmesi, kusursuzluğu, insanların yenilikleri izleyebilme bilgi ve becerisine sahip olması; kısaca bu davranışları gösteren insanların yetiştirilmesi akla gelmektedir. Eğitimde kalite doğru eğitimin, doğru zamanda, doğru kişilere, doğru mekânda, doğru eğitimlerle verilmesiyle gerçekleşir.
Eğimde toplam kaliteyi kısaca şöyle tanımlayabiliriz: Bütün işgören ve öğrencilerin aktif bir şekilde katıldığı sürekli iyileştirmeler ile artan paydaş tatmininin karakterize ettiği bir eğitim kültürü. Eğitimde toplam kalitenin varlığından söz edebilmek için bu tanımda da belirtildiği gibi herkesin katılımı, sürekli iyileştirme ve müşteri odaklılık esastır.
Eğitimde TKY uygulaması sonucunda esnek ve yaratıcı düşünce biçimi gelişmekte, sürekli gelişim birincil amaç olmakta ve sonuçta organizasyon kültürü değişmektedir. TKY’ nin eğitim kurumlarında uygulanabilmesinde, öncelikle üst yöneticilerin TKY’yi benimsemeleri ve uygulamaya destek vermeleri gerekmektedir. Eğitim yöneticileri, astlarına güven duymalı, kalite konusunda bazı yetkilerini devretmeleri gerekmektedir. Yetki devri ve kaynak kullanımında esneklik sağlanması, performans yönlü kültürü geliştirmeyi kabul eden TKY anlayışının temel taşlarıdır.
Eğitim, öğrenimin yaşamımıza kalite kattığını anladığımız süreçtir. Eğitimde TKY ile birlikte öğrencilerde yüksek başarıya duyulan istek, sevgi ve saygı artmakta, eğitim konuları sevilmekte, konular hakkında ayrıntılı bilgiler öğrenmeye karşı oluşan talep artmaktadır.
TKY ile okul yönetiminin ilişkisine de şöyle açıklık getirilmektedir: Eğitimde kalite okulun kalitesidir. Okulda kaliteyi sağlayacak öncelikli kişi okul yöneticisidir. Okul yöneticisinin eğitim sürecini sürekli iyileştirmesi, katılımcı bir yönetim anlayışını etkin kılması, yönetim alanında uzmanlaşmış olması gerekir. Çalışanların başarı oranını yükseltecek olanaklar sunması gerekir. Tüm bunlar için TKY felsefesinde şu sorular sorulmalıdır:
• Okulun amacı nedir? Amacımızı nasıl gerçekleştirebiliriz?
• Biz ne yapmak istiyoruz?
• Neyi hedefliyoruz?
• Okulun işlevi nedir?
• Okullarda iç ve dış paydaşlarımıza hizmeti nasıl sağlayacağız?
Bu soruların yanıtlarını bulup, gerçekleştirmek için yine TKY felsefesine göre bir okul yöneticisi nasıl davranacaktır, inceleyelim:
• Örgüt vizyonunu yaratıp tüm personele benimsetecek çalışmalar yapmalıdır.
• Eğitim örgütlerine yeni yöntem ve metotları tanıtarak öncülük etmelidir.
• Sosyal ilişkilerin önemini bilerek okulda iyi bir iletişim ağı kurmalı, motivasyonu yükseltmelidir.
• Personele yardım ederek rol ve statülerini netleştirmeli ve hizmet içi eğitimler yoluyla bütün öğretmenlere eşit fırsat penceresi açarak geliştirmelidir, güçlendirmelidir.
Diğer taraftan TKY felsefesini öğretmenler açısından ele aldığımızda: Okullarda öğretmenler kalitenin en önemli öğesidir. TKY´ ne göre, öğretmenler bir yandan öğrencilerine danışmanlık yaparken, kendini de eğitim programlarıyla yenileyecek, sürekli bir kalite arayışı içinde en iyiyi yakalamanın yollarını arayacaktır.
TKY felsefesinde öğrenci ise kendisine sunulan eğitim-öğretim hizmetinin alıcısı durumundadır. Bu nedenle onu okulların 1. sınıf yurttaşı olarak görebiliriz.

TKY’NİN TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNE GİRİŞİ:
TKY´ nin Türk Eğitim Sistemi içerisine girmesi MLO (Müfredat Laboratuvar Okulları) projesi ile başlamıştır. Bu proje 1990 yılından itibaren Dünya Bankası tarafından finanse edilerek, Türkiye´de de toplam 23 ilde 208 okulda uygulamaya konulmuştur. Aynı yıl 4244 sayılı "MLO Uygulamalarını Yaygınlaştırma Yönergesi" doğrultusunda tüm okullarda uygulanması kararlaştırılmıştır.
Projenin amacı; eğitimde kaliteyi artırmak, yönetim ve eğitim personelinin yeterliliklerini artırarak mesleki becerileri geliştirmek, kaynak kullanımında daha etkili ve verimli olmak, teknolojik eğitimde etkin kullanımı gerçekleştirmektir. Bunun okullarda uygulanması için Okul Gelişim Yönetim Ekipleri (OGYE) kurulmuştur. OGYE´nin içinde okul idare temsilcisi, öğretmen temsilcisi, öğrenci temsilcisi, veli temsilcisi, sanayi ve ticaret odaları temsilcisi, sivil toplum örgütü temsilcisi yer almaktadır. Burada amaç katılımcılığı geliştirmek olarak açıklanır.
Yazımız devam edecektir…
Anahtar Kelimeler: Kalite, Toplam Kalite Yönetimi, Eğitimde Kalite.

Kaynakça:
Aydın, R., Polat, Ü. (2008). Gelişen ve Değişen Yüzyılda Eğitimde Toplam Kaliteye Pragmatist Yaklaşımlar, XVII. Ulusal Eğitim Bilimleri Kongresi.
Bakioğlu, A., Baltacı, R. (2013). Akreditasyon, Eğitimde Kalite, Ankara, Nobel Yayınları.
Çetin, K. ve Vural, C. (2019). Eğitimde Kalite Yönetimi Uygulamaları. Ankara, Gece Kitaplığı.
Erduran, Ç., Erduran, S. ve Hacısalihoğlu, H. (2012). Eğitimde Akreditasyon ve Etkin Okul Modeli, Ankara, Anadolu Okul Yayınları.
MEB, (2002). MLO Modeli. Ankara: Düzeltilmiş III. Basım EARGED Yayınları.